Filmlerde Sunulan Distopik Gelecekler




Dünya değiştikçe sinemanın evrildiği yön de değişiyor ve filmler bazen yaşanan olaylardan feyz alarak bazense geleceğimize dair şaşırtıcı detayları ön görerek kurgulanıyor. Tabii hiçbir senaryo yazarı kahin olmasa da iyi bir gözlemci olmanın hikaye anlatımında etkisi büyük, bu da ortaya akılda kalan, izlerken düşündüren yapımların çıkmasına sebep olmuş. Hiçbirinin muhtemel geleceğimiz olmamasını umduğum bazı filmleri sizinle paylaşmak istedim. 





Twelve Monkeys(1995)

İnsanlığın sonunu getirmeye meyilli virüs temalı bilim kurgu filmlerin babalarından 12 Maymun, insan yapımı bir virüsün 5 milyar kişinin ölümüne sebep olduğu ve kalanların da yeraltına çekilmek zorunda kaldığı bir gelecekte geçer. Bu tarih aslında verilmese de filmdeki ipuçlarından ve olay örgülerinden yola çıkarak 2050 olarak bulunur. Yeraltında yeni bir düzen kurulmuştur ve sözde bilim insanları virüsün ortaya çıkışını araştırmak üzere geçmişe, 1996 yılına insan gönderme taktiğini kullanmaktadır. 

Tüm bu olayların sorumlusunun kendilerine 12 Maymun adını veren bir tarikat olduğu düşünülmektedir çünkü sokaklar da "biz yaptık" yazıları ve damgaları vardır ancak kim iyi kim kötü ahlaki değer yoksunluğunun da virüs gibi yayıldığı dünyada anlamak çok zordur.

Bu günlerde sık sık aklıma geliyor bu film. Tamam mücadele ettiğimiz virüs belki bu şekilde ortaya çıkmadı ama imkansız da değildi sanki?  İnsanoğlu dünyayı iyi veya kötü yönde olsun değiştirecek güce ulaştığında bunu kullanmaktan geride kalır mı?

Snowpiercer(2013)

Parasite'ın yönetmeni Joon-ho Bong'un kıyamet sonrası filmi, başarısızlıkla sonuçlanan bir deneyin dünyayı felakete sürüklediği ve yaşamın neredeyse tamamını bitirdiği bir gelecekte geçer. Bunun sebebi de bu deneyin küresel ısınmayı insanlığı yok edecek derecede hızlandırması. Hayatta kalan ve hikayeyi sürdüren insanlarsa "Kar Küreyici" isimli devamlı dönen bir trenin/geminin içinde yaşarlar ve ağır bir sınıf sistemine tabidirler. Belki de zaten en korkuncu trenin arka kısmındaki "düşük sınıf"  olarak nitelendirilen insanları çok kötü şartlar altında yaşamak zorunda bırakan bu sistem. Nitekim bir gün başlatılan isyanları vagonlar arasında ilerledikçe saklı gerçekleri görmelerine sebep oluyor ve asıl kıyamet orada başlıyor.
Filmde gerilmenize sebep olan bu sefer bilinmezliğin verdiği stres değil de aslında ne olduğunu bildiğiniz ve doğru olmamasını umduğunuz insanoğlu gerçekliği. 

Gattaca(1997)

En favori bilim-kurgu filmlerimden biri. Genetik biliminin artık kusursuz, süper-insan diyebileceğimiz insanlar üretebildiği bir gelecekte sıradan, kusurlu, işlevsiz insanların yapabilceği iş yok gibidir. Ancak eski insan ırkından olan ve üstüne kalp sorunları yüzünden en fazla 30 yaşına kadar yaşayabileceği ön görülen bir adamın en büyük hayali astronot olarak uzaya gitmektir. Günümüzün NASA'sı diyebileceğimiz "Gattaca" şirketinde ancak temizlikçi olarak iş bulabilen adam genleri sağlam olan ancak sakatlığı yüzünden hayatına devam edemeyen eski bir atletle anlaşır ve hayallerine ulaşabilmek için bu adamın kan örneğinden idrarına kadar tüm DNA'sını devralıp planını kusursuz ilerletmek zorundadır.
2020 yılında otomasyon hayatımızı ele geçirmekte ve hepimiz işsiz kalmaktan korkarken bir başka hayati kavram biyoteknolojinin gelecekteki muhtemel etkileri 1997 yılında bunu yazan ben doğmadan önce de net bir şekilde görülebiliyormuş. Kimilerine göre filmler bile gelecekte otomatik yazılıp, tamamen bilgisayar teknolojileriyle oluşturulacak, soundtrackler bile yapay zeka tarafından yapılacak-ki yapılmamış şey değil. 

Oblivion(2013)

Acımasız gerçeklerin ardından biraz daha kafa dağıtmalık bir film Oblivion, Tom Cruise'un sayısız bilim-kurgu/aksiyon filmleri arasından iyi olanlardan biri. Dünyanın insanlar ve uzaylılar arasındaki savaş yüzünden harap olduğu bir gelecekte geçiyor, insanlar dünya dışında bir uyduda yaşamaya başlamış, ana karakter partneriyle birlikte ona dünyada verilen görevleri halleden bir teknisyen fakat hafızası güvenlik gerekçeleri bahane edilerek silinmiş ve görevi dışında bilgi verilmiyor, o da garip bulduğu bu durumu çözmeye çalışırken olaylar gelişiyor.
Birbirimizi yıpratmakta yeterince etkiliyken umarım uzaylı istilası birkaç yüzyıl daha gecikir ve filmlerde gördüklerimizle yetiniriz diyor ve diğer filme geçiyoruz.




Truman Show(1998)

Sevdiğimiz bir klasik Truman, geçen gün televizyonda yine denk gelip seyredince aslında bir Jim Carrey komedisinden çok daha fazlası olduğunu anladım. Özellikle film bitip de yazılar akmaya başlayınca çalan müzik ne kadar karanlık bir konu olduğunu hatırlatmaya çalışır gibiydi. 
Truman Show, her gün, her saat kesintisiz yayınlanan bir televizyon şovudur ve başrol hayatının gerçek olmadığının farkında olmayan, istenmeyen bir çocuk olarak dünyaya gelmiş ve bir şirket tarafından evlatlık alınmış olan Truman'dır. Filmde Truman Show'un 30.yıldönümü olarak geçer yani zavallı adam bir eğlence programından ibaret olan pembe diziden hallice hayatında 30 yılı devirmiştir ancak artık bir şeylerin ters olduğunu anlamaya başlar, küçüklüğünde babasının denizde boğularak ölümü kurgulandığı için hep korktuğu denizi aşmaya cesaret eder.
Bazen hayatımızın koca bir kamera şakası olduğunu düşünsek de aslında bunun doğru olmadığını bilmenin verdiği rahatlığa şükretmemizi sağlıyor film. Acaba ileride bu şov denenmeye kalkışılır mı düşünmeden de edemiyor.


+BONUS 


Wall-E (2008)

Animasyonlar çocuk filmleri olarak görülüp küçümsense de bence bir mesajı vermenin en etkili yollarından biri. Bu efsane animasyon filmi de çöpten yaşanmaz hale gelen dünyanın ve tembelliğe giden insanlığın insanların öyküsünü sevimli çöp toplama/düzenleme robotu vol-i'nin gözünden eğlenceli ve duygusal bir şekilde anlatıyor, ortaya da çok kaliteli ve izlenmesi gereken bir film çıkıyor. Aslında Truman Show gibi bu film de yaşınız ilerleyip belirli bir olgunluğa ulaştıktan sonra dönüp baktığınızda daha iyi farkına varmanızı sağlayan ögeler içeriyor.


Buraya kadar okuduysanız çok teşekkürler, umarım beğenmişsinizdir.Sizin de benzer önerilerinizi film-kitap-vs fark etmeksizin sayfaya beklerim. Sağlıcakla kalın 🎈https://www.instagram.com/moviecodin/



































Yorumlar

  1. bayıldım bu film listesine! gece hangi filmi izleyeceğine karar veremeyenlerin yardımına koşmuşsunuz. bi de "equilibrium" eklesek listeye offfff tadından yenmez

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. bugün ne izleyeceğim belli oldu harikasın :)

      Sil

Yorum Gönder

Popüler Yayınlar